Son Dakika:
Kurum, sosyal medya hesabından, Karşıyaka Şemikler Mahallesi 6276 Sokak'ta yol çalışması sırasında ortada kalan yaklaşık yarım asırlık fıstık çam ağacını kesen İzmir Büyükşehir Belediyesine tepki gösterdi. Bakan Kurum, şunları kaydetti: "Yönettikleri hiçbir yerde yeşil yatırımı olmayan CHP yine şaşırtmadı. İzmir'de bir ağacı kurtaramayıp, katletmişler. Lafta en 'çevreci' kendileri ama iş icraata gelince ağaçlara kıyıyorlar. Biz onları kurtarırız, yenilerini dikeriz. Siz sosyal medya belediyeciliğine devam."
İzmir Büyükşehir Belediyesi, geçtiğimiz günlerde Dikili ilçesinde günler süren su kesintisi nedeniyle vatandaşları mağdur etmişti. Yaz ayında su sıkıntısı çeken vatandaşlar, ellerinde bidonlarla su tankerlerinden su temin etmeye çalışmıştı. Ellerinde su bidonlarıyla su bekleyen vatandaşların görüntüleri henüz hafızalardayken İzmir Büyükşehir Belediyesi, şaşkınlık yaratan bir etkinliğe imza attı. İZMİR'DE MANİDAR ETKİNLİK İBB'nin organize ettiği Doğaçlama Dans Festivali'ni andıran 'Ormanda Su Arayan Kadın' temalı dans gösterisi düzenleyen belediye, vatandaşların tepkisine neden oldu. https://twitter.com/bugunguncel/status/1559869875299966979?s=21&t=p_nFK16EOoalO0DcLzPybg
İzmir‘de Konak Meydanı’nda AK Parti Konak İlçe Başkanı Mehmet Sait Başdaş tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle asılan ve üzerinde Atatürk ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğraflarının da bulunduğu afişin önü seyyar tuvalet ile kapatıldı. 30 Ağustos Zafer Bayramı etkinliklerine katılan vatandaşların kullanması için getirilen seyyar tuvaletin afişte yer alan Atatürk fotoğrafının önüne koyulması büyük tepki çekti. Twitter’de yaşanan olayın görüntüsünü çekip paylaşan vatandaş ise, “Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün fotoğrafının önüne tuvalet koymuşlar. Bu zihniyet Atatürk’ün partisiyiz deyip İzmir’i yönetiyor” dedi. VALİLİK KALDIRDI Umumi WC, valilik tarafından kaldırıldı.
Her fırsatta çevre ve doğa dostu olduğunu iddia eden Tunç Soyer'in başkanlığını yaptığı İzmir Büyükşehir Belediyesi bu sefer de ağaç katliamına imza attı. İzmir'in merkezinde Gazi Bulvarındaki asırlık çınar ağacı büyükşehir belediyesi ekipleri tarafından kesildi. Geçmiş dönemlerde kentin değişik semtlerinde çürüyen ya da yıkılma tehlikesi gösteren simge çınar ağaçlarını restore edip kurtaran büyükşehir belediyesinin, ağacını kesmesi büyük tepki çekti. Belediyenin ağaç katliamı bununla da sınırlı kalmadı. Belediyenin Eşrefpaşa Yağhaneler'de de 10 palmiye ağacını kestiği ortaya çıktı. BUNUN ADI KATLİAM Sabah'ın haberine göre, Ağaç katliamına tepki gösteren AK Parti Konak İlçe Başkanı Sait Başdaş, "Konak sınırları içinde yaklaşık 100'e yakın palmiye ağacı kesildi. Hastalık var bahanesiyle kesilen ağaçları kesmek yerine tedavi edilmesi gerekiyordu. Bu hafta Gıda Çarşısında 17 ağacın kökten kesildiğini gördüm. Esnaflar, göre Konak Belediyesine bu ağaçların budaması için dilekçe verdiklerini ancak sabah işyerlerini açmaya geldiklerinde ağaçların kökten kesildiğini gördüklerini anlattı. İki gün önce de Gazi Bulvarında büyük bir çınar ağacını kesmişler. Bu olay bardağı taşıran son damla oldu. İzmir Büyükşehir Belediyesi 25 yıldır bırakın bir ağaç dikmeyi bir fidan bile dikmesine şahit olmadık. Lafa gelince çevreciyim diye geçineceksin ama gece geç saatlerde ortalıkta kimsenin olmamasını fırsat bilip ağaç katliamı yapacaksın. Yesinler sizin çevreciliğinizi. Bir ağaç için gezi olaylarını başlatan çevreciler neredesiniz? İzmir Büyükşehir'in katlettiği yüzlerce ağaca niye seslerinizi çıkarmıyorsunuz? Bu ağaç katliamlarını yapanların ve ihmalleri olanların cezalandırılmasını talep ediyoruz" diye konuştu. Başdaş konunun sonuna kadar takipçisi olacaklarını sözlerine ekledi.
CHP'li İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde PKK ile iltisaklı olduğu anlaşılan Mustafa Demir'in teröristlere sahte kimlik ve pasaport çıkartan kişi olduğu öğrenildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından PKK/KCK silahlı terör örgütünün 'Ekonomik alan Merkezi' içerisinde faaliyet yürüttüğü tespit edilen Mustafa Demir, ifade işlemlerinin ardından sevk edildiği sulh ceza hakimliği tarafından serbest bırakılmasının ardından 14 Mayıs'ta Yunanistan'a kaçmaya çalışırken yakalanarak tutuklandı. PKK elebaşlarından Murat Karayılan'ın talimatı ile 6-8 Ekim Kobani olaylarını finanse eden şüpheliler arasında yer alan Demir'in Diyarbakır Kayapınar Belediyesi'nde özel kalem müdür olarak görev yaptığı tespit edildi. Demir'in Diyarbakır'ın ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde Gençlik Çalışmalar ve Sosyal Projeler Şube Müdürlüğünde tekniker şef olarak görev yaptığı ortaya çıktı. Demir 2019'da İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'le fotoğraf paylaşarak "Güleryüz ve samimiyetinden dolayı başkanımıza teşekkürler" ifadelerini kullandı. Başsavcılık tarafından hazırlanan iddianamede Demir'in 'Silahlı Terör Örgütü Kurma veya Yönetme' ve 'Terör Örgütü Propagandası Yapmak' suçlarından 27,5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. DİJİTAL MATERYALLERDE TERÖRİST GÖRÜNTÜLERİ Demir'in dijital incelemelerinde PKK elebaşı Abdullah Öcalan ve üst yönetiminde bulunan örgüt mensuplarının görüntülerinin olduğu tespit edilirken, aynı zamanda HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş, Pervin Buldan ile Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya suikast talimatı aldığını itiraf eden ve müebbet hapis cezasına çarptırılan PKK'lı Sonay Bakar'ın da görüntüleri olduğu ortaya çıktı. İHALE VE RUHSAT KARŞILIĞINI ÖRGÜTE AKTARDI Gizli tanık Ulaş'ın Demir hakkında verdiği ifadesinde, KCK Türkiye Mali Yapılanması sorumlusuna bağlı olarak Mersin Akdeniz Belediyesi'nde örgütsel faaliyetlerde yer aldığını, bu kapsamda belediye tarafından imar, ihale ve ruhsatlar işlemleri karşılığında ilgili kişilerden örgüt adına vergilendirme adı altında aldığı paraları KCK Türkiye Maliyesine aktardığını anlattı. Ulaş gizli tanık, "2012 sonlarında hırsızlık, yolsuzluk suçlaması ile örgüt tarafından görevden alındı ve sonrasında örgütten ihraç edildi. Örgütsel çalışmalar yürüttüğü süreç içerisinde çok defalar legal ve illegal yollardan Kandil ve Gare alanına giderek maliye sorumluları ile görüşmeler yaptı. KCK Türkiye Maliye yapılanmasından ihraç edildikten sonraki süreçte yine legal ve illegal yollardan Gare alanına giderek bizzat Murat Karayılan ile görüşmeler yaptı. Murat Karayılan tarafından kendisine bizzat bağlı olarak çalışmalar yürüttüğünü, bu kapsamda büyük iş adamlarının vergilendirilmesi için görevlendirildiğini biliyorum. Halen KCK Türkiye Maliye yapılanması ve HPG Maliye yapılanmasından bağımsız olarak Karayılan'ın bizzat yönlendirmesi ile Türkiye'de vergilendirme faaliyetlerinde yer almaktadır. Örgüt adına tahsil ettiği paraların bir kısmını zimmetine geçirdiğini ve yakın akrabaları adına mal mülk satın aldığını duydum" dedi. PKK'LILARA SAHTE KİMLİK VE PASAPORT DÜZENLEMİŞ Demir'in PKK mali alan yapılanması içerisinde kurye olarak uzan yıllar faaliyet yürüttüğünü söyleyen Ümit G., PKK'nın kadrolarının Demir'i iyi tanıdığını dile getirerek, "PKK Mali Alan yapılanması içerisinde faaliyet yürüten tüm kadro örgüt mensuplarını ve belediyeler içerisinde siyasi kimlikleri altında örgüt adına faaliyet yürüten tüm örgüt mensuplarını tanır. PKK Mali Alan yapılanması içerisinde faaliyet yürüten ve diğer tüm örgüt mensuplarıyla Diyarbakır'da bulunan il ve ilçe belediye başkanlıklarında ve 75 metre yol üzerinde bulunan kafelerde geçmiş dönemlerde düzenlenen örgütsel içerikli toplantılara katılırdı. Mustafa Demir kuryelere araç, sahte kimlik, sahte pasaport ayarlayan şahıslardandır" ifadelerini kullandı. İDDİANAME'DE DİKKAT ÇEKEN FETÖ YARDIMI DETAYI İddianamede yer alan MASAK raporunda ortaya çıkan gerçekte, Demir'in HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun sözcülüğünü yaptığı 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında FETÖ ve PKK gibi terör örgütleri ile irtibatı tespit edilen ve KHK'lar kapsamında ihraç edilen kişilere Hak ve Adalet Platformu aracılığıyla banka üzerinden transfer işlemlerinin olduğu belirlendi. İddianamede Demir'in PKK/KCK silahlı terör örgütünün KCK sistematiğine bağlı ekonomik alan merkezi yapılanması içerisinde terör örgütünün ideolojisi ve talimatları doğrultusunda gizliliğe riayet ederek faaliyet yürüttüğü anlatıldı. PKK/KCK silahlı terör örgütünün ekonomik alan yöneticisi olduğu aktarılan Demir'in sosyal medya paylaşımlarının ise terör örgütü propagandası yapmak suçunu oluşturduğu kaydedildi.
Çağlayan, İzmir’de sergilediği gösteri sonrası kuliste yaşananlar ile ilgili Twitter hesabından açıklamada bulundu. "İzmir Büyükşehir Belediyesi 'Size Anlatacakları Var' gösterisini satın aldı. Biletler 45 saniyede bitti" diyen Çağlayan, şunları söyledi: "Bir hanımefendi, kulise gelip bana bağırmaya başladı" "Instagram'dan milyon 'hakarete' uğradım. Gösteri günü geldi. Salonda olan kişi sayısı 80. Bütün profesyonelliğimle işimi yaptım. 2 saat gösteri yapıp sahneden indim. Oyun bitikten sonra. İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanı olduğunu iddia eden bir hanımefendi, kulise gelip bacak bacak üstüne atıp, bana bağırmaya başladı. Hanımefendi neden bana bağırıyorsunuz dedim. Bunun üzerine beraber çözüm bulalım sisteme dedi. Ben de sisteme çözüm bulmakla bek sorumlu değilim. Hem işinizi düzgün yapmıyorsunuz, hem de bana bağırıyorsunuz dedim. Ben Instagram'dan biletler bittiği için milyon hakarete uğradım, hem de siz bana sesinizi yükseltiyorsunuz dedim. Ve ben de sesimi yükselttim. "Bir oyun parası verdiniz diye beni satın alamadınız!" Liyakatsiz insan zor, hayatın her alanında zor. İşi yapmayı bilmiyorsanız yapmayacaksınız! Siz bir oyun parası verdiniz diye beni satın almadınız! Alamazsınız! Daha da beni oyunla ilgili aramayın!" Çağlayan, paylaşımının ardından gelen, "Belediye satın aldığı biletleri ne yapmış ki" sorusuna ise, "Rezervasyon yapıyorum diye eve götürmüş herhalde" yanıtını verdi.
30 Ekim 2020'de yaşanan İzmir depremi sonrası evleri yıkılan vatandaşlar mülkiyeti İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne ait konutlara yerleştirilmişti. Edilen bilgilere göre, İzmir Büyükşehir Belediyesi Uzundere'deki depremzedeleri kapı dışarı etmek için çalışma başlattı. Belediye evleri boşaltmaları için depremzedelere defalarca tebligat gönderdi. Son olarak depremzedelerin yaşadığı evleri satışa çıkaran belediyeye tepkiler çığ gibi büyüdü.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin "İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi" ismiyle düzenlediği etkinlik, yabancıların Türkiye'nin iç işlerine yönelik müdahale skandalına sahne oldu.ismiyle düzenlediği etkinlik, yabancıların Türkiye'nin iç işlerine yönelik müdahale skandalına sahne oldu. Liberalizm ve neo-liberalizmin geldiği noktanın insanlık için gelebilecek son nokta olduğu yönündeki fikirleriyle tanınan Stanford Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Francis Fukuyama, çevrimiçi katıldığı kongrede haddini aşan ifadeler kullandı. MUHALEFET ADINA OY İSTEMEYE SOYUNDU İç siyasete yön vermeye çalışan ve adeta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun ağzıyla konuşarak Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında yapılan 'diktatör' iftiralarına atıfta bulunan Prof. Dr. Fukuyama, 14 Mayıs seçimleri için adeta muhalefet adına oy istemeye soyundu. SEÇİM PROPAGANDASI MI? Fukuyama'nın Türkiye'ye yönelik hadsiz sözleri, "Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in üzerine vazife olmamasına rağmen iktisat kongresi düzenleme inadının altında yabancılara seçim öncesi Türkiye'nin içişlerine müdahale için bir platform oluşturma amacı mı vardı?" sorusunu gündeme getirdi. Kongreye çevrimiçi katılan Prof. Dr. Francis Fukuyama, "Küresel Siyaset, Demokrasi ve Türkiye" başlığıyla bir sunum yaptı. "Global trendde otoriteryen hükümetler nezdinde Türkiye'nin artık lider örneklerden biri olduğunu" söyleyerek algı çalışması yapan Prof. Dr. Fukuyama, "Türkiye'nin demokrasisini yenilemesinin yeni bir modeli karşımızda. Çünkü birkaç ay içerisinde seçimleriniz var. Türkiye'de demokrasinin yenilenmesi ve daha güzel temellere oturtulması adına bir şans var. Muhalefetin seçimleri kazanması umudu var" sözleriyle 14 Mayıs seçimleri için muhalefet adına oy istedi. Fukuyama'nın seçim propagandasına dönüşen konuşması dinleyenleri şoke etti. Bir bilim adamına yakışmayacak ifadelerle Türkiye'nin iç siyasetine burnunu sokmaya çalışan Fukuyama'nın tavrı tepkiyle karşılandı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de "İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi" çerçevesinde açıklamalarda bulundu. KONGREDE SİYASİ ŞOV GÜNÜ ÖTE yandan sözde iktisat kongresi adıyla yapılan etkinlik, bugün CHP ve ittifak kurduğu partilerin seçim propagandası arenasına dönüşecek. CHP lideri ve Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile 6'lı Masa'da yer alan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ve Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, 16.00'da kongrede konuşma yapacak. CHP örgütü Kılıçdaroğlu'nu havalimanında karşılayarak kongrenin yapılacağı Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'ne kadar getirerek kongreyi adeta CHP ve ortaklarınının seçim şovuna dönüştürecek. Başkan Soyer'in sözde iktisat kongresi adı altında düzenlemekte inat ettiği etkinlik için, "Siyaset üstü bir platform olacak" şeklindeki sözlerinin kandırmaca olduğu da böylece bir kez daha tescillenecek.
